Çarşamba, Kasım 1

gezi donusu

Carsamba gunu saat ucte baslayan uzun seyahatimiz dun gece 1 sularinda Gainesville'de sonlandi. Cok yorgun hissediyordum kesinlikle, hatta hala biraz yorgunum - ama kesinlikle degdi! Cok gezdik, cok gorduk - cok ogrendik :)

Las Vegas (helikopterle Grand Canyon)
Death Valley
Yosemite Natural Park
ve San Francisco

Las Vegasla baslicam hikayeyi anlatmaya..
Ama onun oncesinde hava alanlarinda guvenlik onlemleri cildirmis durumda. Biraz ondan bahsedeyim..

Ben butun kozmetik seyleri (seyahat boyu - minicik seyler, artik yanina sadece seyahat boyu seyler alabiliyorsun) soylendigi gibi bir zip lock seffaf posete koymustum. Ama hava alaninda guvenlikten gecerken bu yanlis dediler. Neymis efendim, bizim ziplock poset onlarin belirlediklerinden biraz daha buyukmus. E ama ici bos dedim, olmaz - cikip torba almaniz lazim dediler..Neyse, ben Memet'in torba almasini beklerken cok ilginc seyler gordum.

Minik 2 yaslarindaki bir kiz cocugunun elinden biberonunu aldlar, icindeki portakal suyunu cope doktuler ve bos biberonu cocuga geri vediler. cocuk hayretle annesine baiyordu. Annesi de "Don't worry, we'll get you orange juice when we get inside" diye kizi teselli etmeye calisiyordu. Herkesin elindeki butun sivilari attilar. Herkes ayakkabisini cikarmak zorunda artik. Benim adidas ayakkabilarim bezden, normalde hic otmez - ama tabi ben de cikardim.. Bir de o esyalarin kontrolden gectikten sonra her seyi geri alip ayakkabilarini giydigin yerdeki ayak kokusu berbatti..

Seyahat etmek, ozellikle de Amerika'da eziyete donusmus. Ne diyelim, nerde o eski rahat seyahatler....

Hiç yorum yok: