Salı, Ağustos 24

Ankara'da yalnız kalmak - ve bunun gercek anlamı

Ömürleri bol olsun, bizim ailemizin yaşlıları hep hayatta. Birkaç sene önce dedemizi kaybetmenin dışında kayıpsız ilerliyoruz. Böyle de yazılmaz ki diyeceksiniz şimdi, ama bizim ailede ölüm biraz farklı algılanır, daha alaycı bir yaklaşımla bakılır. Tabi ki zamanlı olduğu sürece. Mesela kaybettiğimiz Yıldız Dedem, kendisi aile mezarlığımıza bakım yaptırdıktan sonra anlata anlata bitirememiş, dayım da, e baba o kadar güzel olduysa gidip orda yatalım, deyivermiştir.

Yekta Dedem ise kendimi bildim bileli artık öleyim, ölmek istiyorum diye dolaşıp durur. Birkaç yıl önce bir akşam yemeğinde, doğum günüydü sanırım, artık ölü bir balığa benziyorum demişti, ben de daha değil demiştim. Yani bizim evde bu konu böyle geçiştirilir. Ama biri hasta olunca dünyamız yıkılır tabi, o ayrı..

Dün gece 12 gibi - ben uyuduktan sonra - telefon çaldı. Konuşmayı özetliyim ben: Ben bu gece ölürüm büyük ihtimalle, babanen senin telefon numaranı bilmiyor, sabah onu ara. Kaparken iki üç kere tekrarladı sabah ara mutlaka diye... Bu kafa ile uykuma devam ettim.

Sabah altıya doğru bir telefon. Babanemin kız kardeşi. Eyvah dedim, beni arayamadılar ona haber verdiler. Sesi öyle kötü geliyor ki, artık dayanamicam, ölüyorum, beni hastaneye götür.

Yataktan deli gibi kalktım. Hızlıca hazırlanıp arabaya atladım. Yüzüm öyle allak bullak bir halde olmalı ki güvenlik uzun uzun bana baktı. Gittim, aldım, hastaneye gittik, acile yattı, kan testleri, serumlar falanlar filanlar derken sakinleşti, tansiyonu normale döndü. Virutik bir şey kapmış, bütün gece kusmuş. Keşke gece arasaymışım seni, dedi. Keşke dedim.

Eve geldim. duş, hazırlık, biraz uzanıp dinlendim. sonra kalkkıp işe geldim.

Hemen babanemi aradım. Sesi kötü. Bacakları ağrıyormuş. Omzunu kırmıştı zaten, omzu ve beli ağrıyordu. Şimdi bacaklar eklenmiş. Dedem kalktı mı, diye sordum. Kalkmadı, dedi. Siz kalkıp ona baktıız mı, dedim. Hayır, dedi. İyi ben sizi ararım deyip kapattım.

Şimdi onlardan haber bekliyorum... Dediğim gibi, Ankara'da tek olmak zor. Ailemizin yaşlıları ile ilgilenmek bir ekip işi.

4 yorum:

Adsız dedi ki...

Mesaj alındı umarım

emelo dedi ki...

Mesajı ben aldım da baskaları aldı mı bilmiyorum...

emelo dedi ki...

Babanemleri aradım, dedem açtı.. Aaaa dede deyince, daha ölmedim, dedi..Eh neyse iyi dedim..

Adsız dedi ki...

haha almamışlar anlaşılan